top of page

Kocan Kadar Konuş…

Şebnem Burcuoğlu tarafından yazılmış “Kocan Kadar Konuş” kitabını okudum…

Kitabı tamamen kadınlara hakaret olarak görüyorum. Kitapta “Efsun” karakteri 30 yaşına gelmiş ve evlenmemiş bir kadın. Ailenin kadınları (çok kadın var) tarafından evlilik baskısı içinde aslında olmadığı biri gibi davranması için baskı yapılıyor. Efsun nasıl bir kompleks içindeyse koca bulmak için çeşitli ve basit taktikler uygulayan ve sevdiği adamı kaybeden kadın oluveriyor. Kitapta aslında entelektüel ve işi gücü olan bir kadın, sevdiği adamı evliliğe ikna edebilmek için kılıktan kılığa, kişilikten kişiliğe giriyor… Kendi gibi olmadığı için de kaybediyor…

Sorun şu ki; eğlenceli gösterilmeye çalışılarak kadın aşağılanıyor. Kitabın sonunda yaşadığım kızgınlığın tarifi yok. Kadınlar için evlenmek şart algısı ve evlenmek için yapılan her türlü eylem mubah kabullenişi tahammül edilebilir değil.

Ne kadınlar erkeklere mecbur ne de erkekler bu kadar salak oyunlara inanacak kadar saf… “Erkekleri tavlamak” ve “evliliğe ikna etmek” ne demek yahu… Kimin taktiği doğru, doğru erkek nedir, illa evlenmek mi gerekir…

Kısacası okuması kolay, dili hafif ama içerik olarak hiç keyif vermeyen bir kitap… Her kitap okunasıdır düşüncem bazen hasar alıyor… Bu gibi bir kitabı okuyan, ana fikir ile verilmek istenen ile arka taraftan bilinçaltına basılan duyguyu sahiplenen kadınlara günlük hayatta rastlamak zor değil…

Çoğu zaman olduğu gibi yine kadının düşmanı kadın… Niye yahu… Öğrenilmiş yanlışlar… Çaresizlik gibi algılanan “yalnızlık” hali… Her kadın evlenmeli bilinci... “Evde kalmak” deyimi… “Zor kadın olmak lazım” inanışı… “Kaçan kovalanır” palavrası…

Mutlaka seveni ve okuyanı var ama ben sevmedim bu kitabı…

Sevgilerimle

Gonca Ergün

bottom of page