top of page

Kardeşime…


Ben henüz 4 aylıkken düşmüş ana rahmine… Bekleyememiş ben sütten kesilene kadar… Benden tam bir yıl sonra gelmiş dünyaya… Gelmiş diyorum çünkü hatırlayacak kadar büyümemi beklememiş… Aileme doğmuş iki kız çocuktan sonra erkek olarak pek mutlu etmiş herkesi. Hatta şuan soyadını devam ettirebilecek tek kişi kendisi… Önemli mi soyadının devamı derseniz bence değil ama önem veren çok insan var…

Doğduğunda ya da bebekken kıskandım mı hatırlamıyorum… Mutlaka kıskanmışımdır… Yapım müsait kıskanmaya…

Aklım başıma geldikçe, belki de şimdi dönüp hatırlamaya çalıştıkça, gülümsetiyor küçüklük hallerimiz… Aralarında sadece bir yaş olan iki kardeş… Beraber büyüdük. Çok kavga ettik, ciddi kavga, tekme tokat… Çok eğlendik, çok oyun oynadık, çok yaslandık birbirimize, çok kızdık ve sinirlendik… Şimdi düşünüyorum da hiç küsmedik birbirimize…

Küçüklükten küçük bir hatıra… Eve ranza alınmış, üst kat Volkan’ın alt kat benim… Üst katta yatma savaşı verdiğimiz bir akşam kavga etmeye başladık. Beni itti ve ben ranzanın üst katından yere, büyük bir gürültüyle düştüm. Tabi bütün ev halkı ve o an evde olan misafirler koştular hemen odaya, ben yerde yatıyorum. Onalar gelene kadar Volkan çoktan yanıma gelmiş, “beni ispiyonlama” diyor… “Kendim düştüm” dedim, ev halkına… Adım o zamandan beri sakar ve beceriksiz diye anılabiliyor... Şimdi ise çok gülüyorum bu hikayeye…

Küçüklükten küçük bir hatıra daha… Volkan, okula başlamış ve birçok arkadaşının küçük kardeşi olduğunu öğrenmiş. Eve geldi ve beni köşeye sıkıştırıp, “bana abi diyeceksin” diye üstüme yürümeye başladı. Bunun mantıklı ve mümkün olmadığı söylesem de o zamanlar çok üzüldü, erken doğanın kendisi olmamasına…

Ve küçüklükten küçük ve acı bir hatıra daha… Anne babamın boşanmasından önce, evde gerginliğin ve şiddetin yoğun olduğu zamanlar. Bir şeyler oldu ve babam Volkan’a çok kızdı. Başladı Volkan’ı dövmeye, Volkan henüz ilkokulda, çok küçük. Babamın gözü dönmüş hayatın acısını, yaşadıklarının intikamını Volkan’dan çıkartıyor. Kendi gücünde birini döver gibi dövüyor. Volkan cenin pozisyonunda ağlıyor. Bense evde tek başımayım ve çok korktuğum için araya giremiyorum. Her çocuk dayak yemiştir demeyeceğim ama çok çocuk dayak yemiştir. Böylesi ise belki Volkan’a değil ama bana işkence olmuştu. O günden beri hep eksik hissederim Volkan’a karşı kendimi, borçlu hissederim. O günden beri nerede kavga görsem tüm gövdemle tüm gücümle dalarım arasına… O anlar hem Volkan’da, hem babamda hem de bende yaradır… Şimdi yine o yaranın kabuğunu kaşıdım, canım yandı…

Yıllar geçti, Volkan ve ben beraber okuduk, beraber çalıştık, şimdi beraber büyüyoruz ve beraber yaşlanacağız.

İyi ki doğdun, iyi ki varsın… Olmasaydın bir parçam eksik olurdu… Hem de çok büyük bir parçam…

Seni seviyorum,

ABLAN Gonca…


bottom of page